Seydam Şeyh Fadlullah (ks)a bir sohbetinden sonra hatme ve zikrin çıkış noktası sorulmuş ve aşağıdaki hadis-i şerifi delil olarak anlatmıştı.Biz yıllar sonra Hayatü’s Sahabenin iman meclisleri hususunda bu hadise rastlayınca sizlerle paylaşmak istedik.
Bir gün Ashab ile beraber Peygamber (sav) Efendimiz halka olup oturuyorlardı. Resulullah Efendimiz eline yerden bir taş aldı. Taş Resulullah (sav) ın elinde zikretti. Peygamber Efendimiz elindeki taşı sağ tarafında oturan Hz.Ebubekir (ra) e verdi. Taş Hz. Ebubekir’in elinde de zikretti. Bu sefer Hz.Ebubekir yanındaki Hz.Ömer’e taşı verir taş onun elinde de zikreder. Orada bulunan başka bir ashabın elinde taş zikretmeyince Peygamber Efendimiz’e “Ya Resulallah taş benim elimde zikretmedi” diyen ashaba Peygamber Efendimiz (sav) “Bir beis yok sen onun üzerine zikret”buyurmuşlardır.
Bunu adet edinen Ashabı kiram efendilerimiz her gün toplanıp bu zikri yapmışlardır.
Abdullah b. Revaha Allah Resulü’nün ashabından birisiyle karşılaştığında “Gel de bir saat Rabb’imize iman tazeleyelim”dedi.Bir gün kişiye bunu söylediğinde ,adam öfkelendi ve Resulullaha gelerek “Ey Allah’ın resulu! Bakmaz mısın ,ibn Revaha’ya !Senin getirdiğin imandan insanları uzaklaştırıyor. Bir saatlik imana götürüyor!”dedi.Hz. Peygamber bu kişiye cevap olarak “Allah ibn Revaha’dan razı olsun . O meleklerin kendisiyle iftihar ettiği meclisleri seviyor” dedi.
Abdullah b.Revaha bir arkadaşına “Gel de bir saat Allah’a iman edelim”dedi. Arkadaşı ona “Biz mü’min değil miyiz?”dediğinde, Abdullah da “Evet biz mü’miniz. Fakat Allah’ı zikredersek imanımız daha da artar”dedi.
Abdullah b.Revaha arkadaşlarından birinin tutarak “Gel bizimle,bir saat zikir meclisinde bulunarak Allah’a olan imanımızı tazeleyelim”diyordu.
Abdullah b .Revaha elimden tutarak “Gel Allah’a bir saat iman edelim. Kesinlikle kalb kaynar çanaktan daha fazla evrilir-çevrilir”dedi.
Abdullah b.Revaha benimle karşılaştığı zaman bana”Ey oğul !Otur ,bir saat zikredelim!”derdi. birlikte oturur,bir saat zikrederdik. Sonra “İşte bu iman meclisidir. İman meselesi gömleğin meselesine benzer. Sen iç gömleği çıkardığında, bakarsın ki giymişsin. Bazen de giydiğinde bakarsın ki çıkarmışsın. Kalp fıkır fıkır kaynayan çanaktan daha süratle alt-üst edilir”derdi.